BU ŞEHR-İ İSTANBUL…

"bu şehr-i stanbul ki, bir mislü behâdır,
bir sengine, yekpâre acem
mülkü fedâdır..."

İstanbul’un  Tünel Meydan’ı
NARMANLI HAN

Tünel Meydanından Galatasaray’a giderken solda veya Galatasaray’dan Tünel Meydanı’na gelirken sağda, İsveç Konsolosluğunun karşısında, Müeyyet Sokakla İstiklâl Caddesinin birleştiği yerde. Arkasında Sofyalı sokak. Asmalımescit Mahallesinin içinde;, iki katlı, dört bloklu Narmanlı Han ya da Narmanlı Yurdu. Narmanlı, kültür ve sanat merakı olan, Karaköy’de tüccar bir ailenin adı. Narmanlı ailesi döneminde han sanat ve kültür merkezi halini almış.

İtalyan mimar Giussep Fossati tarafından inşaa edildiği 1831 yılından 1880 yılına kadar, Rusya Büyükelçiliği olarak kullanılmış. Şimdiki Rus Sefareti inşa edildikten sonra, 1914 yılına kadar Rus hapishanesi olmuş. 

Sanıyorum, kültür sanat yuvası halini aldıktan sonra Narmanlı Yurdu olarak anılmış. Ressam Aliye Berger, edebiyatçı Ahmet Hamdi Tanpınar ve ressam-şair Bedri Rahmi Eyüboğlu  1930’dan 1974’e kadar Narmanlı’da hem yaşamışlar hem de çalışmışlar. Bedri Rahmi Eyüboğlu ana girişin hemen sağındaki iki katlı dükkanı kullanmış. Bitişiğini de, Ulus Gazetesinin İstanbul temsilcisi Neşet Atay Eyüboğlu kullanmış.

Beş ressamın kurduğu D Grubu ilk sergisini 1933 yılında, Narmanlı Yurdu’nun altında bulunan Mimoza Şapkacısında açmışlar.
Ermenice günlük Jamanak Gazetesi 1966 - 1993 yılları arasında bu binada yayın hayatını sürdürmüş. Sofyalı Sokakla Müeyyet Sokağın kesiştiği köşedeki üç odayı Dr.Fikret Koral kiralamış.
İstanbul’un ilk konfeksiyoncularından Antoine Visconti’nin mağazası 1970 yılına kadar Narmanlı Handa yerini almış. Hanın içinde 2010 yılına kadar bir noter yer alıyordu.
Rus hapishanesi olarak kullanıldığı 1905 yılında, İstiklal Caddesinin genişletilmesi çalışmalarında, hayli geniş olan hanın bahçesinin bir bölümü  caddeye katılmış.
Narmanlı Han’ın eski şaşalı günlerinden bu güne harap, yıkılmak üzere olan bir bina kalmış. Ön cephesinde, şimdilik ünlü İstiklal Eczanesi ve bir-iki dükkan var. Herhalde yakın bir tarihte onlarda hanı terk etmek zorunda kalacaklar. Narmanlı Han, Tünel Meydanı ve Asmalımescit gibi İstanbul’un en işlek yerinde bir hayalet gibi öylece duruyor. Terk edilmiş, harap bir halde. Eski günlerin anılarıyla ayakta durmak için direniyor. Yeniden ayağa kaldırılabileceğini sanmıyorum. Hastalanmış, hızla ölüme gidiyor.

Aralarında anlaşma sağlayamayan 11 mirasçı, 1990’dan beri Narmanlı Han’ı sözde otele dönüştürmeye çalışıyorlar. 2011 Şubatında restorasyon keşfi yapılmış. Henüz bir hareket yok.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ege’den Denize Bırakılmış Bir Çiçek / DATÇA

KARŞI TARAF – İSTANBUL

EFES (Ephesos) Antik Kenti IV