YERLEŞEBİLİRİM (datça)
Datça’yı Gezi Notları’nda yazmaya başlayınca
arkadaşım Tahir Bey, “birader Datça’yı bu kadar anlatma, insanlar özenir
gelirler, bizim cennetimiz bozulur” tepkisini verdi. Haklı… haklı da ben de bu
güzelliği yazmaktan kendimi alamıyorum. “Datça’yı gidin, görün, yaşayın…
Kirletmeyin, yerleşmeyin… Özgün haliyle bırakın, hep güzel kalsın…”
Datça’nın nüfusu dengeli; 17 bin 983 kişi (2013). Okulların
kapanmasıyla açılması arasındaki zaman diliminde nüfus ikiye katlanıyor. Bazen
40 bini bile aşıyor. Haziran’da gitmiştik. Henüz okullar kapanmamıştı. 40
binlik kalabalığı görmedik. Bizim insanlarımız tatillerini önceden
planlamadıkları gibi, her nedense okullar tatil olmadan yazlıklarına gelmezler.
Yaşlısı da, genci de, okulda çocuğu olan da, olmayan da… Alışkanlık etmişler. Datça’nın
en kalabalık mahallesi, İskele Mahallesi… 9 bin 893 kişi (2013).
Yukarıdan bakıldığında geniş, temiz, iç açıcı bir
caddesi var. Ahmet Taner Kışlalı Bulvarı…
Ferahlık veriyor. Mallarını dükkân dışında sergileyen esnaf pek yok. Yaz
başlangıcı, aylardan Haziran… Datça sokaklarında bu aylarda araç yoğunluğu
görülmüyor… Bulvarda araç park edecek bol yer var. Park rahatlığına bayıldım!..
Datça’da araca gereksinim yok. Yürümek en güzeli. Uzak noktalardan gelenler
şehiriçi ulaşımı sağlayan minibüsleri kullanıyorlar. Araçtan tasarruf, yakıttan
tasarruf.
Ahmet Taner Kışlalı’nın devamında iki cadde daha
var. Sonu tekne barınağı. Yabacıların toplanma yeri. Onlara uygun barlar,
lokantalar burada yoğunlaşmış. Adeta sıkıştırılmış. Şehir içinde yerli
yazlıkçılar çoğunlukta. Yabancı turistlerin uğradıkları yerler rezilleşiyor. Yabancılara
satış yapan satıcılar şehri bitiriyorlar…
Datça bu anlamda harika. Belki de Datça’nın dinginliği buradan
kaynaklanıyor.
Datça’da tekneyle günübirlik geziler düzenleniyor.
2014 yılında, sadece 10 ay’da 1800’e yakın yatla 15 bin turist gelmiş Datça’nın
ucundaki barınağa. Datça’ya gelen yabancılar bu sayıyla sınırlı değil.
Cumartesi günleri Datça’nın pazarı. Yunan adaları pahalı, mal çeşitliliği de
bizdeki kadar değil. Pazarımıza yakındaki Sömbaki ve Rodos adalarından
Yunanlılar geliyor.
Yat limanının yenisi yapılacakmış. Şimdiki yat
limanı Datça’ya yetmiyor. Bir ara Datça’nın bir Badem’i vardı. Bir Akdeniz
Foku… Görsel ve yazılı basının günlerce gündeminde kalmıştı. Badem’in anısına,
yat limanına mermerden Akdeniz foku heykeli yapmışlar. Dar bir yere sıkışmış
heykel. Rağmen, çok şık olmuş. Yat
limanı büyüyünce daha çok ortaya çıkar Badem’in heykeli.
Yat Limanına giderken solda, denizin kenarında
Datça’nın tören meydanı var. Meydanda, Atatürk heykeli biraz kenarda kalmış.
Datça’ya yakışmamış. Meydanda kullanılan taşlar iç karartıyor, bakımsız. Meydan
şehirde yanlış yere konumlanmış, bir kenara atılmış gibi… Meydandan denize
doğru seyir merdivenleri yapılmış. Merdivenlerde insanlar yorgunluk atıyor.
06 – 16 Haziran 2014 arası
Datça’yı gezdik. Lakin, bitiremedik. Yine geleceğiz…
İletişim
: gezinotlari@yandex.com.tr
Yorumlar
Yorum Gönder